Ömer KARA

Sevgili Dostlar!

Geçtiğimiz haftalarda Suriye konusu hepimizin gündemi oldu tüm dünyada olduğu gibi...

Beşar Esad'ın iktidarının 12 günlük bir süreçte tek mermi dahi sıkılmadan sona ermesi
Ve Suriye topraklarının şimdilik iki terör örgütünün eline kalması meselesi!

Ülkemizde zafer kazanmış komutan edasın da kutlamalar, naralar...

Kısaca; zafer sarhoşluğuna hasret kalmışız haberimiz olmadan!

Önünden arkasından haberimiz olmasa da zafer bizimmişçesine sevinçlere boğulduk...

Meydanlarda, televizyon ekranlarında, gazetelerde, sosyal medya platformlarında...

Ve farkına varmadığımız, belki de görmezden geldiğimiz açıklama geliverdi!

Hemde durup dururken, aniden...

Amerika Birleşik Devletleri'nin henüz görevi devralmamış, yeniden yeni seçilen başkanı Donald Trump’dan! Gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını cevaplayan Trump.
Suriye'deki gelişmelere yönelik verdiği yanıtta;
Türkiye'ye ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a atıfta bulundu.

"Erdoğan çok zeki ve sert bir adam.

Türkiye çok fazla can kaybı olmadan dostane olmayan bir şekilde kontrolü ele geçirdi.

Esad bir kasaptı. Çocuklara neler yaptığını gördük," diye devam etti.

"Türkiye büyük bir güç ve Erdoğan çok iyi anlaştığım biri. Büyük bir askeri güce sahipler" dedi.

Bir deyim vardır ya; “Bayram değil, seyran değil, eniştem beni niye öptü?” diye.

Durup dururken gösterilen bu yakınlığın, Böylesi bir açıklamanın açık bir nedeni yoksa,

Gizli bir nedeni var demektir!

Suriye’de kısa sürede olacakları az buçuk geçtiğimiz sohbetimizde yazmıştık.

Ülkenin dört parçaya ayrılması an meselesi gibi görünüyor, gizli ajandalardan bakıldığında!

Öyle ya; böylesi bir durumun müsebbibi gösterilmeli değil mi?

Kim yaptı, Türkiye.

Kim söylüyor bunu; ABD Başkanı.

Bölgede tüm karmaşayı sağlayan ABD-Rusya-İran.

Oradaki grupları modern silahlarla donatan ABD.

Beşar Esad’ı iktidarda tutan Rusya ve duruma göre şekil alma becerisine sahip İran.

Veee...

Hiç kimse ortalıkta yok!

13 yıllık iç savaş, 12 günde tek mermi dahi sıkılmadan fethedilen (teslim edilen) bir Suriye...

Bu arada İsrail’in Suriye ve bölge konusunda amacına bakmaya dahi lüzum yok.

Tüm dünyaya göstere göstere BOP’ladılar.

Büyük Ortadoğu Projesi.

ABD tarafından ortaya atılan “Ilımlı İslam” “Model Ülke” mevzuları...

Tabir yerindeyse rahatsızlık oluşturmadan nakış nakış işlenen İsrail’in güvenliği projesi!

Enişte neden öptün! Diye sorgulayan var mı?

Yok elbette!

Alan memnun-satan memnun desek ne dersiniz?

Çünkü zafer sarhoşluğu başımızı döndürmüş durumda!

Suriye halkının 3/1 (üçte bir) nüfusu şu an ülkemizde ve şehirlerimizde...

Öyle harıl harıl ülkelerine dönen filanda olduğunu zannetmiyoruz!

Orhan Veli Kanık’ın şiirinde ifade ettiği gibi: Suriyelilerde;

Hava bedava... Acı su bedava... Bedava yaşıyoruz, bedava.

O insanların gitmesi için bir sebep söyleyin o zaman...

Elbette haklılar, karmakarışık bir ülkeye buradaki imkanları bırakıp kim dönmek ister!

Bayram olmadan ABD’li Eniştenin öpüşü umalım ki acı vermesin yüreklerimize!

Daha önce de ifade ettiğimiz gibi Suriye Afganistan olursa,

Bizi Pakistan yapmak için çabalayan çok olur.

Kalın sağlıcakla...