Dün “Yerli otoda sergilenen prototipe bakmayın. Önemli olan üç yıl sonra ortaya çıkacak otomobildir. Bu prototip moral vermiştir” diyerek geleceğe ilişkin umut veren bir yazı yazdım.
Bir grup it kopuk trolün hakaret dolu maillerine, sosyal medya mesajlarına maruz kaldım.
“Çekemiyormuşum.”
Ahmak sürüsü okumaz, bilmez, anlamaz.
Onlar suya bu derken, portakalda vitamin değil, portakal bahçesinde gübre iken ben “Türkiye otomobil yapmalı, yapabilir” diyordum.
“Türkiye yapacaksa elektrikli otomobil yapmalı” diyen de bendim abuk sabuk projeler ortalıkta uçuşurken.
Bu yüzden de PİSA sonuçlarını doğrulamaktan başka bir işe yaramayan bu güruhun söyledikleri beni zerre ilgilendirmez, hiç ama hiç takmam.
Şimdi aşağıda yazacaklarım da onlar için değil zaten.
Bu köşenin, klasik, aklı başında, okuduğunu anlayan okurları için.
Ne demiştik dün, Tesla’dan söz ederiz biraz.
Elektrik motorlu otomobillerin öncüsü ve en bilineni Tesla’dan.
15 YILDA EN BÜYÜK OLMAK
Tesla bugün otomotiv dünyasının en büyük firması.
Ve kuruluşunun üzerinden geçen zaman ise hemen hemen 15 yıl.
15 yıl içinde 100 küsur yıllık otomotiv devlerini geride bırakan bir firma Tesla.
Tesla aslında peş peşe gelen büyük başarısızlıklar üzerine inşa edilmiş bir firma.
2003 yılında kuruluşundan sonra ilk işi bir Lotus şasisi üzerine yapılacak küçük bir spor otomobil olan Tesla Roadster’i piyasaya verebilmekti.
Ben de Tesla ile o günlerde bu araca olan ilgimden dolayı tanıştım.
Tesla tamamen elektrikli bu küçük aracı önce 90 bin dolar civarında bir fiyattan satabilmek için geliştirmeye başladı.
Ancak geliştirme süreci uzadıkça uzadı, üretim maliyeti ise satış fiyatı olarak öngörülen 92 bin doları çok çok aşarak 140 bin dolara kadar yükseldi.
Maliyet bir yana otomobilin üretimi de pek olacak gibi görünmüyordu.
Bu arada şirketin kurucusu Elon Musk, Kaliforniya ile Nevada Çölü arasındaki Toyota’ya ait devasa bir fabrikayı 42 milyon dolara almıştı.
Pek çok riskli girişimin ardından Tesla Roadster yola çıkmaya hazırlanırken, otomotiv devi GM de hükümetten aldığı büyük desteklerle elektrikli Chevrolet Bolt’u 2007’de piyasa çıkardı.
Ancak otomobil büyük bir başarısızlık oldu.
İLK BÜYÜK ORTAK MERCEDES
Tesla’da ise Elon Musk bir yandan doğru düzgün bir batarya sistemi oluşturmaya çalışıyor bir yandan da otomotiv devlerini Tesla ile işbirliğine iknaya çalışıyordu.
Aynı yıl Daimler, minik otomobili Smart’ın elektrikli bir versiyonunun prototipini tanıttı.
Ancak üretim söz konusu değildi.
Elon Musk’ın ise bambaşka bir planı vardı.
Meksika’dan parasını ödeyerek satın aldığı bir Smart’ın motorunu söküp attı ve yerine bir elektrik motoru koydu. Sonra da otomobilin altını akülerle döşeyerek elektrikli bir Smart'ı hazır hale getirdi.
Ve kısa bir süre sonra Daimler yöneticileriyle bir toplantı ayarladı.
Daimler’i Tesla’ya yatırıma ikna etmeye çalışacaktı.
Daimler yönetimi toplantıda Musk’a pek yüz vermedi.
Ancak toplantı bitiminde Daimler ekibine Smart’ı gösterdi.
Önce ne olduğunu anlamadı kimse.
Sonra bunun elektrikli hale getirilmiş bir Smart olduğunu görünce gözlerine inanamadılar.
O gün Daimler Tesla’ya 40 milyon dolarlık akü siparişi verdi.
Ardından Tesla’dan yüzde 10’luk bir hisse aldı.
Bir süre Toyota’nın Başkanı Toyoda da Musk ile görüşüp, büyük bir hisse alımı yaparken gerekçesini “Musk’ı çok sevdim” olarak açıkladı.
VE HALKA ARZ
Ardından Tesla halka açıldı ve Ford’un 1956’daki halka arzından bu yana tüm hisselerini tek seferde satan ilk otomotiv firması oldu.
Kasada artık 600 milyon dolar vardı.
Sonrasında Roadster, Model Y, Model X, Model S ve ucuz olan Model 3 geldi.
100 bin dolara yakın olan fiyatlara sahip Tesla’larda sadece Model 3, 50 bin doların altına inmeyi başaran ilk model oldu.
Bu arada bir süper spor Roadster, bir otonom çekici ve son olarak da Cybertruck adlı bir kamyoneti tanıttı Tesla.
Müthiş yaratıcı ve müthiş öncü bir firma olduğunu gösterdi.
Ve şirketin borsa değeri 500 milyar doları aşarak en değerli otomotiv firması haline geldi.
Bir yanda bu parlak başarılar varken diğer yanda da sorunlar büyüktü.
Dev fabrikanın içinde sadece küçük bir bölümde üretim yapılıyordu.
Üretimde büyük sorunlar vardı. Tedarik zinciri aksıyordu.
Planlanan üretim kapasitesine ulaşılamıyor, teslimatlar sürekli gecikiyordu.
Kimilerine göre bu da oyunun bir parçası, markanın tanıtım ve iletişim stratejisinin bir unsuruydu ama sonuç olarak müşterilerde olumsuz etkileri oluyordu.
HAVA 1500 ZARAR 1 MİLYAR
Tesla müşteri memnuniyetinde en üst sıraya tırmanmıştı.
Araçları kendi segmentlerinde en çok satanlar oluyordu ama şirket para kazanamıyordu.
Bu arada Amerikan hükümeti de elektrikli otomobillere verdiği 7500 dolarlık desteği önce 3750’ye oradan da 1875 dolara çekince Tesla’nın mali tablolarına negatif olarak yansıyordu bu durum.
Teslim edilen araçlardaki kırık veya çatlak camlar, ezikler, çizik boyalar da son dönemde teslimatları yapabilmek için yapılan hızlandırma çalışmalarının olumsuz yan etkileriydi.
Aylık 35 bin teslimat yapmayı planlayan Tesla asla bu sayılara ulaşamıyordu bir türlü.
Fakat bir yandan da Çin’de, Şanghay’da bir dev fabrika daha kurmaya hazırlanıyordu Elon Musk. Bu fabrika ile birlikte hem ABD’yi geçerek en büyük otomobil pazarı haline gelen Çin’de de pazar payının büyüğünü kapmak hem de maliyetleri neredeyse yarı yarıya düşürmek istiyordu.
“Yerli, milli ve elektrikli” bir otomobil üretmek Amerika’da bile zorlu bir uğraştı anlayacağınız.
Tesla, sorunlarını en aza indirdiği ve teslimatlarını büyük ölçüde hızlandırdığı 2019 yılında bile ilk çeyrekte tam tamına 708 milyon dolar zarar açıkladı. Satış gelirleri 4.5 milyar dolardı oysa.
İkinci çeyrekte satışlar 6.3 milyar dolara yükseldi. Zarar ise 400 milyon doları biraz aştı.
Şirketin hisse değerinde ise büyük kayıplar yaşanıyordu.
Ancak üçüncü çeyrekte bir mucize gerçekleşti.
Tesla ilk kez 143 milyon dolar kâr açıkladı.
İlk üç çeyrek zararı 1 milyar dolara yakındı ama en azından son çeyrekte kârlılık vardı.
Yıllık üretim ise 300-350 bin adetti.
Tüm bunları niye anlattım?
Otomobil üretmek hele hele elektrikli bir otomobil üretmek öyle kolay bir iş değil.
Meşakkatli bir yol.
Babayiğit olmak yetmiyor.
İyi bir risk yönetimi ve geniş bir ufuk gerektiriyor.
*
Bu otomobiller ucuz olmaz
Yerli otomobilimizin prototipi yola çıkınca herkes fiyat konuşmaya başladı.
Bu otomobil kaç liraya satılacak?
Fabrikadan ilk çıkacak yerli otomobil kaça satılacak, ilk siparişi veren Cumhurbaşkanı Erdoğan o gün geldiğinde kaç lira ödeyecek bilemem.
Ancak sergilenen prototiplerin fiyatı ile ilgili bir şeyler söylemek mümkün.
Eğer üretilecek otomobiller, gösterilen otomobiller ile bire bir aynı olacaksa ve aynı aksesuarlara ve donanıma sahip olması planlanıyorsa bu araçları söylendiği gibi 200-250 bin TL’lik bir fiyata almak mümkün değil.
Bırakın elektrikliyi, benzinli motorla dahi bu otomobiller bu fiyata satılamaz.
Daha önce açıklandığı gibi C segmentinde değil. Çok daha üst segmentte gibi görünen Sedan modeli aracın minimum satış fiyatı 60-70 bin dolarlar seviyesinde olabilir ancak. O da çok iyimser bir tahminle
SUV ise çift motorlu ve 400 beygir gücünde olacağı için daha fazla akü gerektirecek ve o da yaklaşık 90 bin dolar seviyesinde olacaktır. Yine çok çok iyimser bir tahminle.
Bu arada yerli ve milli otomobilimizin en önemli parçası olacak olan bataryalarının nerede üretileceğini henüz öğrenmedik.
Keza içinde bol bol bulunan led ekranların da üretim yeri neresi olacak söylenmedi.
Keza 200 beygir ya da 149 Kw güç üretecek elektrikli motorların nerede yapılacağını da bilmiyoruz.
Bunların tamamı Bursa’da kurulacak fabrikada mı olacak yoksa bunlar ayrı tedarikçilerden mi gelecek bilmiyoruz.
Ve bir de şahsi hayal kırıklığımı söyleyeyim.
Daha önce edindiğim bilgilerde aracın çizimlerinin tamamlandığını çamur modelinin yapılmakta olduğunu öğrenmiştim.
Hatalı bir bilgi vermişim okurlarıma.
Bunların hiçbiri meğer yapılmamış.
Pininfarina’nın yapıp hazırladığı bir model alınmış.
Buradaki dizayn ofisi en azından gösterilen prototiplere bir katkı sağlamamış.
Ama belki de fabrikada üç yıl sonra yapılacak modeli hazırlıyorlardır.
Ki öyle de olması gerekir.
Bir modelin kağıttan, üretim bandına gelmesi en tecrübeli üreticilerde bile 3 ila 5 yıl arasında sürüyor.