Mağazaya gireceğim... Bir kıyafet deneyeceğim... “Bunu başkası denemiş midir? Deneyende virüs var mıdır? Virüs bana geçer mi?” diye kafamda bin soru...
AVM’ye gideceğim... Kapıda ateşimi ölçecekler. İçeri girdiğimde önceden çizilmiş çizgileri takip etmek zorunda kalacağım. Attığım her adımda endişe, kaygı, tasa...
*
Bu normalse... Anormal nedir ki?
*
Esnaf lokantasında bir tas çorba içmek... İmkânsız! Mahalle kahvesinde bol köpüklü kahve içmek... İmkânsız! Parkta oturmak... İmkânsız! Evde kalmak daha iyi yani...
*
Yerim ben böyle normali.
BAK KEMAL BEY SANA NE DİYOR ENGİN ÖZKOÇ
CHP’ye “Lüzumsuz polemiklere girmeyin. İşinize yaramaz. Umutsuzluk aşılamayın. Umut verin” falan dedim diye... CHP’li Engin Özkoç, çok kaba bir biçimde “Ahmet Hakan! Senin aklına ihtiyacımız yok” diye çıkışmıştı.
*
Tam da bu çıkışmanın hemen ardından CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu’dan CHP’lilere şu uyarı geldi:
“Gereksiz polemiklere girmeyin. Hassas bir süreçteyiz. Vatandaşlarımızın umuda ihtiyacı var. Onlara umut olmalıyız.”
*
Be hey Engin Özkoç! Bak, sana verdiğim aklın aynısını genel başkanın da vermiş. Mahcup oldun mu? Tabii azıcık da olsa mahcup olabilme özelliğin varsa...
O KADAR DA HAYALİ DEĞİL
“NEREDEN çıkarıyorlar darbeyi? Hayali darbe uyduruyorlar” falan diyenler var.
Doğrudur, işin içinde biraz mübalağa var. Ama birader! Mübalağaya zemin olacak türde malzeme de verilmiyor değil hani.
*
Mesela şöyle şeyler oluyor:
*
Diller, maalesef darbe imasına kayıyor arada sırada.
Niye? Çünkü darbe karşıtlığı, tam olarak içselleştirilmemiş ki!
Yüreklerin bir köşesinde yer alan “Demokratik yollardan yenemeyiz, o halde başka yollardan yenilsinler” anlayışı, bazen ağızlardan kaçıveriyor.
*
Bu arada Ragıp Zarakolu gibi çok daha azgın, çok daha pervasız, çok daha utanmaz tipler ise...
İma falan etmeden resmen ve alenen Cumhurbaşkanı Erdoğan’a “Sonun Menderes gibi olacak” diye tehditler savurabiliyorlar.
*
“Nereden çıkarıyorlar darbeyi? Hayali darbe uyduruyorlar” diyenler, sonsuz haklı olmak ve karşı tarafa malzeme vermemek istiyorlarsa...
Şu üç şeyi yapmaları şart:
BİR: Azgınlara anında tepki göstermeliler.
İKİ: Darbe karşıtlığını yeterince içselleştirmeliler.
ÜÇ: Dilleri azıcık da olsa darbe imasına kaymamalı.
AK PARTİ İL BAŞKANI: MERMİ GÖSTEREN ADAMIN PARTİMİZDE İŞİ OLAMAZ!
SOSYAL medya hesabında bir kavanoz mermi fotoğrafı koyup Kemal Kılıçdaroğlu başta olmak üzere muhalefetten isimlere tehditler savuran AK Parti üyesişahısla ilgili bir yazı yazmıştım geçen gün.
*
O şahısla ilgili olarak AK Parti İstanbul İl Başkanı Bayram Şenocak aradı.
*
İl başkanı Şenocak’ın söyledikleri şunlar:
*
“Bu şahsın AK Parti üyesi olduğunu tespit ettiğimiz anda o paylaşım yapılır yapılmaz tepki gösterdik. Hemen harekete geçtik. Şahsı kesin ihraç istemiyle disiplin kurulumuza sevk ettik. Yasal olarak takip edilmesi gereken süreçtir bu. Bundan önceki uygulamalarımızdan yola çıkarak şunu söyleyebilirim: Bu tür kişilerin bizim partimizde yer almaları mümkün değildir. Tehdit etmek, kurşun göstermek... Bizim siyaset anlayışımızda yer alamaz. Milyonlarca üyesi olan bir siyasi partide üyelerden biri böyle bir davranış içine girmiş olabilir. Bu başka partilerde de olabiliyor. Önemli olan bizim parti olarak o şahsa yönelik tutumumuz. Hiçbir tereddüde kapılmadan anında tavrımızı gösterdik.”
ASKIDA FATURA
“ASKIDA ekmek” uygulamasından esinlenerek “askıda fatura” uygulaması başlatmış Ekrem İmamoğlu. Zor günlerdeyiz. Faturasını ödeyemeyen vatandaşlarımızın faturasını ödeme imkânı, değerlendirilmesi gereken bir imkândır.
MUSTAFA CENGİZ
SPOR âleminden Mustafa Cengiz’i geç keşfetmiş, pek de sevmiştim. Hikmetli sözler söyleyen, polemiği bile şık yapan, sözlerini derin bir kültüre yaslayan bir adam Mustafa Cengiz. Rahatsızlanmış. Ameliyatlar geçiriyormuş. Tez zamanda şifa bulmasını diliyorum. Hemen iyileş Mustafa Başkan! İyileş ve o sevdiğim sözleri söylemeye devam et!
GÜLŞEN BUBİKOĞLU İLE NECLA NAZIR’I KARIŞTIRDIM
“KOVALADIKÇA kaçan ateş böceğim misin” şarkısından yola çıkılarak çekilen ‘Ateşböceği’ filmdeki oyuncunun Gülşen Bubikoğlu olduğunu yazmıştım.
*
Hay bin kunduz! Büyük hata! Kendimi affedemiyorum! O oyuncu Gülşen Bubikoğlu değil Necla Nazır’mış. Bana üst üste 7 kere ‘Ateşböceği’ filmini izleme cezası verilse gık bile demem.
Uyaran, doğruyu gösteren, “Yanılmışsınız” diye mesaj atan tüm okurlarıma bin teşekkür.
Fakat o filmdeki Necla Nazır, Gülşen Bubikoğlu’nu andırmıyor da değil hani!�
HIDRELLEZ MÜDAFAASI
HIDRELLEZ İslam’da yok imiş. Hızır’ın ölümsüzlüğü yalan imiş... İlyas ile buluşma uydurma imiş. Bunların hepsi palavra imiş...
*
Halkın zararsız masallarına, geleneklerin incelikli uydurmalarına, eskilerden gelen coşturucu masallara...
Kapılarını sımsıkı kapatan aksi ilahiyatçılar, fetvayı böyle veriyorlar.
*
Yalan da olsa hoşuma gidiyor Hıdrellez. Uydurma da olsa yüzümde bir tebessüme yol açıyor Hıdrellez. İslam’da olmasa da “Ne zararı var” dedirtiyor Hıdrellez.