“CHP’liler korkudan HDP’lilerin isimlerini ağızlarına almıyor. Enis Berberoğlu’ndan söz ederken iki HDP’liden söz etmiyorlar. Böyle bir iklimde demokrasiye nasıl öncülük edeceksiniz?”
*
Sırrı Sakık’a CHP’lilerin neden korktuklarını tane tane anlatmayı deneyeceğim:
*
İki HDP’li milletvekilinden biri olan Musa Farisoğlu, Eren Bülbül adlı çocuğu katleden teröristin cenazesine katılmıştı.
*
Sorarım sana Sırrı Sakık:
*
Böyle bir milletvekiline nasıl destek olsun CHPliler? Korkmasınlar, çekinmesinler de ne yapsınlar?
Ne bekliyorsunuz CHP’lilerden siz Sırrı Sakık?
“Aferin Musa” mı desinler? “Çocuk katilinin cenazesine ne de güzel katıldın Musa” mı desinler? “Arkandayız Musa” mı desinler?
*
Diğer HDP’li milletvekili Leyla Güven’e gelince... O da “Kürt sorunu devam ettiği müddetçe gerillaya katılım da olacak, savaş da olacak” diye haykırmıştı.
*
Sorarım sana Sırrı Sakık:
*
Böyle haykıran bir milletvekiline nasıl destek olsun CHP’liler? Korkmasınlar, çekinmesinler de ne yapsınlar?
Ne bekliyorsunuz CHP’lilerden siz Sırrı Sakık?
“Aferin Leyla” mı desinler? “Tabii ki gerillaya katılım olacak” mı desinler? “Savaş devam edecek” mi desinler?
*
Bu arada Sırrı Sakık...
Bilmem farkında mısın?
CHP’den hiç ama hiç kimse...
Şu benim sana söylediklerimin tek harfini bile söylemedi.
*
Hiçbir CHP’li, çıkıp da şu ana kadar...
“Yahu sizin iki vekile nasıl destek verebiliriz biz? Ortada terörist cenazesine katılım var... Ortada gerilla goygoyculuğu var... Siz bizi ne zannediyorsunuz?” demedi, diyemedi.
*
Neden demediler? Neden demiyorlar? Neden diyemiyorlar?
Gel, işin bu kısmını da sen bana anlat.
HİÇBİR ARTİSTLİK FIRSATINI KAÇIRMIYOR MAŞALLAH
KANADA Başbakanı için şöyle düşünmüştüm:
Şimdi kesin George Floyd olayıyla ilgili bir şov çeker.
*
Bingo!
Fotoğraf dün geldi.
George Floyd için “diz çök” kampanyasına katılmış.
*
Nasıl mı bildim?
Adamın hiçbir artistlik fırsatını kaçırmayacağını bütün dünya gibi ben de anladım da oradan bildim.
CHP YÜZDE 25’İ NASIL GEÇEBİLİR?
MESELA şöyle:
*
CHP adına resmi bir açıklama yapılsa...
O açıklamada...
“Libya’da Türkiye’nin arzusu doğrultusunda meydana gelen gelişmelerden çok ama çok memnunuz” dense...
CHP’nin yüzde 25’i geçmeye başlaması...
Kaçınılmaz olur.
*
Böyle bir açıklama gelir mi CHP’den?
Ben buna yüzde 25 ihtimal veriyorum.
MORARMIŞ GÖZLERLE KAMPANYA YAPMAKTAN ÇOK ÇOK DAHA İYİ BU
SOSYAL medyada kadınlar, “Erkekler yerini bilsin” başlıklı bir kampanya yaptılar.
*
Kadınlara erkekler tarafından söylenmiş ne kadar aşağılayıcı, küçümseyici, ayrımcı söz varsa...
Hepsini erkeklere uyarladılar.
*
“Erkek dediğin evinin erkeği, çocuğunun babası olacak”tan tutun da “Sizin abinize, babanıza yapılsa ne hissederdiniz”e kadar varan birçok yaratıcı söz.
*
Çok, çok, çok güzel!
Ha şöyle!
Morarmış yüzlerle afişlerde görünerek elde edilecek tek bir şey bile yoktu.
Bunlar çalışır. Kesin çalışır.
CÜNEYT ARKIN ÖYLE GÜZEL YAŞLANDI Kİ
- Türkiye’nin üzerinde uzlaştığı bir değer haline geldi.
- Nostaljinin öznesi olmadan kendini yeniden var etmesini bildi.
- Tepeden tırnağa vicdan kesildi.
- Bir bilgelik geldi oturdu üzerine...
- Muhteşem mazisiyle bugünün gençliği arasında bir köprü olmasını başardı.
- Ortak değerlerimizi anımsatma merkezi oldu.
- Sadece sevgiyi değil, sadece saygıyı değil... İkisini birden havalandırdı.
KATİLİN, TACİZCİNİN PARTİSİ İDEOLOJİSİ OLMAZ
ARKADAŞLAR, lütfen şu prensiplerde anlaşalım:
*
- Katil katildir. Katilin sağcısı solcusu olmaz.
*
- Kadına şiddet uygulayanın partisi olmaz. Bazen o partili görünür kadına şiddet uygulayan bazen bu partili görünür.
*
- Tacizcinin ideolojisi olmaz. İdeolojisi alçaklıktır tacizcinin.
AŞIRI KİŞİSEL ŞEYLER
- “Bir köpeğim olsa ne güzel olur. Pek dost canlısı bu köpekler” falan diye düşünmeye başladım ama kedim Sekter’den fena halde tırsıyorum.
- Hıncal Uluç’a bir kez daha yürekten ve melodik olarak sesleniyorum: Söz söyleyen yoktur sözün üstüne leylim ley...
- Hafta sonu için kendime kesin ve katı bir sokağa çıkma yasağı getirdim ve şu dakika itibarıyla hâlâ kararı iptal etmiş değilim.
- Bisiklet ve şehir ikilisine bayılıyorum ama yedi tepeli şehrimizin bisiklet sürmeye pek elverişli olmadığını düşünüyorum.
- Biri bana “Sınırlar açılır açılmaz bir İtalya yapalım” dediğinde... Sanki “Hadi gel Vuhan’a tatile gidelim” demiş gibi tepki gösteriyorum.
- İstanbul’da, özellikle de Nişantaşı’nda kapılarını hâlâ açmayan kafeler var ve ben bu duruma sinir oluyorum.