Demokrasiye olan sevdamızı ve milli birliğimize olan inancımızı tazeleme gününde şehitlerimize rahmet, ailelerine sabır diliyoruz. Allah böylesi hain günleri bir daha bize asla yaşatmasın.
Bunun için ortak değerlerimizi korumak adına her zamankinden çok daha uyanık ve çok daha kararlı olmalıyız. Hür doğmuş, hür yaşamış milletimize pranga vurulamayacağını bugün tüm dünyaya bir kez daha hep birlikte haykırmalıyız!..
Hangi lise?
YÖK, kendisinden hiç umulmayacak şekilde, üniversitelerin artılarını, eksilerini açıkladı. Hem de tam tercihler öncesinde. MEB de aynı şekilde, liselerin karnesini açıklayabilir. Böylece, öğrenciler çok daha sağlıklı tercih yapma olanağına kavuşmuş olurlar!..
LGS sonuçları yarın açıklanacakmış!
Haydi hayırlısı!
Sınava giren aday sayısı yüzde 43 artmış!
Peki, sınavla öğrenci alan okul sayısı ve kontenjanları ne kadar arttı?
Örneğin sınavla öğrenci alan fen, sosyal bilimler ve Anadolu liselerinin sayısı kaçtı, kaç oldu?
Kontenjanları iddia edildiği gibi azaltıldı mı, yoksa artırıldı mı?
Ve en önemli soru: Mahallesinde gidecek okul bulamayan ne yapacak?
Parası olan kolejlere yönelecek. Peki ya olmayanlar? Yine açık liseye mi zorlanacaklar?..
Cevabı en çok merak edilen soru ise şu:
Kontenjanı dolmayan liseler önünde kuyruk oluşan liselere dönüşecek mi?
Bir yanda ikili, üçlü öğretim düşünülürken, yüzlerce lise yüzde 30-40 kapasiteyle boş kalmaya devam mı edecek?..
En önemlisi de sosyal mesafe nasıl korunacak? Alınan ya da alınacak önlemler neler?
Geçen yıl liselerin çoğunda merdiven altlarına varıncaya kadar hemen her yer sınıf yapılmıştı, böylesi bir durumda sosyal mesafeyi korumak için seyrekleştirme nasıl yapılacak?..
Kolej kayıtları için olası senaryolar neler?
Okullar yine uzaktan eğitime devam ederse, alacakları ücret aynı mı olacak?..
Öğretmenlerimizi daha fazla ayrıştırmayalım!
Eğitimin lokomotifi öğretmenlerdir. Onlar ne kadar güçlüyse, kat edecekleri yol da o kadar güvenli ve uzun ömürlü olur.
Öğretmen yetiştirme ve atama sistemini iyileştiremedi-ğimiz sürece bu konudaki sıkıntılar bitmez!
Formasyon yerine getirilen yüksek lisans uygulaması
yeni bir ayrıştırmanın habercisi mi?..
Devlette ya da özelde, ücretli ya da sözleşmeli, kadrolu ya da henüz atanamayan, aynı fakülteden mezun, aynı okulda, aynı sınıfta, aynı derse giren tüm öğretmenler eşit özlük haklara sahip olmalıdır!
Peki, böyle bir uygulama söz konusu mu?
Kesinlik hayır!
Oysa, öğretmene saygı, geleceğe saygıdır!..
Öğretmeni rencide eden her davranış, aslında, çocuklarımıza verdiğimiz değerin daha da azalmasından başka bir şey değildir. Keşke artık bunun farkına varabilsek!..
Cumhuriyetin ilk yıllarında baş tacı olan mesleklerden birisi hatta en önemlisi olan öğretmenlik, nasıl oldu da bugün bu
hale geldi?
Bu sorunun cevabını bulmadan, öğretmenlerimize hak ettikleri değeri yeniden kazandırmamız çok zaman alabilir!..
Şimdi de ortaya yüksek lisans uygulaması atıldı?
Ne zaman başlayacak, ne kadar sürecek, tezli mi tezsiz mi olacak, özlük haklarında farklılık yaratacak mı, kimler başvurabilecek, doktora yolu açık olacak mı, mazeret kapsamına alınacak mı, süresi ve ücreti ne kadar olacak?..
Bu yönde daha pek çok soru akla geliyor. MEB keşke daha ayrıntılı açıklamalar yapabilse ve üzerinde yeterince tartışılabilse!..
Bu arada hani Öğretmen Akademisi açılacaktı?
Ne oldu?..
Açıktan psikoloji
Pek çok bölüm gibi Psikoloji de açıköğretim programları arasına alınmış!