Almanya Başbakanı Angela Merkel, Çin'de ortaya çıkan ve dünya genelinde 1 milyon 200 binden fazla kişiye bulaşan ölümcül korona virüsüne yönelik Bakanlar Kurulunda gerçekleştirilen oturumun ardından basın toplantısı düzenledi. Korona virüsü ile mücadeleye kararlılıkla devam ettiklerini ifade eden Merkel, alınan önlem kurallarında bir gevşemenin söz konusu olmadığını, gevşetilmesi durumunda daha kötü bir geri dönüş olacağını ifade etti. "Korona krizine karşı alınan önlemleri gevşetmek için erken" diyen Merkel, "Sağlığın korunması her zaman birinci önceliğimizdir" diye konuştu.
Korona virüsünün halen yaşamakta olduğunu, virüsün yok olmayacağını ve bununla mücadele edebilmek için dünyanın 190'a yakın ülkesinin mücadele ettiğini belirten Merkel, var olan krizin birkaç haftada bitmeyeceğini dile getirdi. Merkel, federal hükümetin yoğun bir şekilde dışarı çıkma kısıtlamalarının normale dönülmesi konusunda çalıştığını da belirtti. Sağlık durumunun arzulanan özgürlüğe kavuşulması için yeterli olmadığını vurgulayan Merkel, henüz istenilen seviyeye gelinmediğini aktardı. Merkel, 19 Nisan'a kadar uzatılan önlemlerin uygulanmasının önemli olduğunu ve halkın buna uyması gerektiğini ifade etti.
Başbakan Merkel, Almanya ve Avrupa'nın koruyucu ekipman üretimi için kendi yeteneklerini geliştirmeleri ve bu krizden güçlü olarak çıkması gerektiğini vurgulayarak, "Sağlık personelinin gerekli ürünlerle donatılabilmesi için çok çalışmak zorundayız" dedi. Merkel ayrıca, Bakanlar Kurulunda Almanya'daki maske üretimi, sezonluk işçilerin Almanya'ya gelebilmeleri, komşu ülkelerle serbest giriş çıkışın sağlanması, seyahat yasakları ve Almanya'ya gelenlerin karantinaya alınması, kısa dönem çalışma sistemine gidenlere sağlanacak krediler ve krize karşı Avrupa Birliği (AB) olarak yapılacak ortak çalışmaları görüştüklerini açıkladı.
"AB, en büyük kriziyle karşı karşıya"
AB'nin tarihinin en büyük kriziyle karşı karşıya olduğunu söyleyen Merkel, AB'nin her üyesini farklı bir şekilde etkilediği krizi birlikte hareket ederek aşabileceklerini, Almanya'nın her konuda üye ülkelerle yardıma hazır olduğunu bildirdi.