FETÖ'den tutuklu eski MİT'çi Enver Altaylı'nın Gezi Parkı kalkışması, dersanelerin kapatılması ve 17-25 Aralık darbe girişiminin yanı sıra, 15 Temmuz'da ve ekonomiye yapılan saldırıların yönetilmesinde rolü olduğu belirlendi. Altaylı'nın, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun eski Başdanışmanı Rasim Bölücek ile ABD'de görüşme planladığı da aktarıldı.
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından, Altaylı hakkında hazırlanan iddianamede önemli detaylar yer aldı. İddianamede, bir dönem CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun başdanışmanlığını yapan ve daha önce de FETÖ ile ismi anılan Rasim Bölücek'in örgütle olan kirli ilişkileri deşifre edildi. Enver Altaylı'nın cep telefonundan 2017 yılına ait, Bölücek'in ABD'de bulunan FETÖ üyesi Sakir Sen isimli bir örgüt mensubuyla mesajlaşma görüntüleri çıktı. Bölücek ve Sakir Sen mesajlarda, Altaylı'nın FETÖ için önem arz ettiği, bu sebeple çok dikkatli olunması konusunda birbirlerine karşı uyarılarda bulundukları, ayrıca Altaylı'nın Bölücek ve Sakir Sen'le ABD'nin New York eyaletinde bir görüşme planladıkları da görülüyor.
GÜLEN İLE GÖRÜŞMEK İSTEMİŞ
Mesajlarda, Rasim Bölücek'in FETÖ elebaşı Fetullah Gülen'le görüşmek istediği dikkat çekiyor. Örgüt mensubu Sakir Sen de Bölücek'e “Kendileri çok ciddi grip olmuş. Kabul etmedi maalesef… Doktorlar kimseyle görüşmesine müsaade etmiyor. Ben ise meseleyi çözmeye çalışıyorum. İnşallah en kısa sürede çözeceğim” diye cevap veriyor. İddianamede Altaylı ile ilgili şu tespitler dikkat çekti:
“Altaylı'nın MHP, Deniz Baykal ve CHP kaset komplosu ile FETÖ'nün işlediği şüphesiyle soruşturulan bazı cinayetlerde adı geçen kişilerle yakın teması olmuştur. Yine Altaylı, bazı siyasi parti genel başkanlarının örgüt mensubu olduğu tespit edilen danışmanları aracılığıyla, bu partilere etki etme faaliyetinde bulunduğu, ürettiği raporlarda geçen jargonların ülke içinde operasyonel olarak kullanıldığı ve tıpkı 1970'li yıllarda olduğu gibi bir kargaşa ortamına hazırlık yapmıştır.”
BABA KAVUNCU'DAN DESTEK
İYİ Parti eski sözcüsü ve şimdiki İstanbul İl Başkanı Buğra Kavuncu'nun babası Orhan Kavuncu'nun Enver Altaylı ile para transferi olduğu da tespit edildi. İddianamede, Orhan Kavuncu tarafından Nizamettin Afşar'ın hesabına ‘Enver abiye destek' açıklamaları para transferleri gerçekleştirdiği belirtildi. Orhan Kavuncu'nun Enver Altaylı'nın kuzeni ve kayınbiraderi olduğu öğrenildi.
EKONOMİYE SABOTAJ GİRİŞİMİ
Gezi Parkı kalkışması, dershanelerin kapatılması ve 17-25 Aralık darbe girişimi öncesi ve sonrasında FETÖ'nün ikinci adamı Mustafa Özcan ile defalarca görüşmeler yaparak olayların gidişatını yönlendirdiği ifade edilen Altaylı'nın, 15 Temmuz darbe girişimi ve ekonomiye yapılan saldırıların yönetilmesinde de rolü olduğu belirlendi. İddianamede, Temmuz ve Ağustos 2017 tarihlerinde ABD'ye giderek Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan aleyhinde faaliyetler yürüttüğüne vurgu yapılan Altaylı'nın burada, FETÖ'nün ABD Kongresi ile ilişkilerini yürüten ekibin başında gelen isimlerinden Bilal Ekşili ile buluştuğu anlatıldı. İddianamede “Görüşmede, Altaylı ‘Türkiye'de muhalif güçlerin tamamının birlikte hareket ederek halkın sokaklara indirilmesinin önemli olduğunu, ancak gelişmelerin halkın cebine dokunması gerektiğini ve ekonomik krizin şart olduğunu' söyledi” denildi. Görüşmede ayrıca, Altaylı'nın ‘Almanların bu yönde çalışmaya başladıkları ve her türlü tedbiri almaya devam edeceklerini' söylediği de kaydedildi.
‘KONTROLLÜ DARBE' YALANI
15 Temmuz darbe girişiminin ‘kontrollü darbe' olduğu yönünde çeşitli propaganda raporları hazırlayan FETÖ mensuplarıyla bağlantısı olan Altaylı'nın, bu raporları ABD yönetimine etki edebilecek kişilere ulaştırılmasını sağladığı aktarıldı. İddianamede ayrıca Altaylı'nın bilgisayarından, CIA görevlileri ve bazı uluslararası kişilerle fotoğrafları çıktığı da belirtildi.
DARBEDEN 4 AY ÖNCE RAPOR YAZMIŞ
Altaylı'nın evinde yapılan aramada, 14 sayfadan oluşan ‘Hizmet Hareketinin (FETÖ) Siyasete Yaklaşımı Üzerine Düşünceler' başlıklı slayt sunumu ve örgüt elebaşı Fetullah Gülen'e ait çok sayıda kitap ele geçirildi. Altaylı'nın bilgisayarından çıkan 18 Şubat 2016 tarihli notta ‘Devlet ve yönetimine karşı adım adım, planlı olarak kamuoyu oluşturmak ve miting hazırlıkları yapmak için, bizimle işbirliği içinde olan İçişleri Bakanlığı bünyesindeki ajanlarımızı kullanmalıyız. Mitinglerde ve gösterilerde polise maksimum yetki vererek aşırı kaba kuvvet kullanmasını temin etmeliyiz. Böylece gençlerin devlete ve polise karşı öfkesi artıracağız' ifadeleri dikkat çekti. Bilgisayardan ayrıca, Enver Altaylı'nın katkılarıyla hazırlanan, darbe girişimine ilişkin Türkiye'yi karalayan ve yalan bilgilerin olduğu ‘a search for truth' (Gerçeğin peşinde) adlı raporun, Stockholm Center Freedom isimli medyaya servis edildiği ve böylelikle yurt dışında algı oluşturulmaya çalıştığı kaydedildi.
Türkiye Gazetesi