Kırklareli Lüleburgaz ilçesindeki 65´inci Mekanize Piyade Tugayı'nda görevli olan ve 7 aydır Suriye'de bulunan Uzman Çavuş Ayhan Ertemiz, Suriye'nin İdlib kentinde rejimin düzenlediği hava saldırısında sağ bacağından yaralanmıştı. İlk tedavisinin ardından baba evi olan Bilecik´in Bozüyük ilçesine gelen Ertemiz, İdlib'de o hain saldırıda şehit düşen Afyonkarahisarlı Piyade Yüzbaşı Süleyman Şahin'in kendisini arayarak görev yerinin İdlib'e çıktığını söyledi. Erdemiz, "Orası daha başka bir mutluluk oldu. İdlib'e gitmek, oradaki mücadeleye katılmak, oradaki silah arkadaşlarımın yanında omuz omuza olmak sevindirdi. Hatta 2 gün erken gittim, iznim bitmeden. Ayın 22'si gibi Reyhanlı sınırdan içeriye giriş yaptık taburumuzla beraber yine aynı şekilde halkımızın sıcak dualarıyla, Türk bayraklarıyla, uğurlamalarıyla. Tabur komutanlarımızın ve üst düzey komutanlarımızın dikkat ve planlamaları, yönetimleriyle gelecek emirleri bekledik. Son derece başarılı bir şekilde ilerledik ayın 27'sine kadar; bu hain saldırı olana kadar çok iyi hiçbir personelimize, üst düzey komutanlarımıza zarar gelmeden şehit ve yaralı vermeden çok titizlikle ve güvenlikle yürütülen bir operasyondu. Her şeye ayrıntılı dikkat ediliyordu. Yani biliyorsunuz ki Türkiye Cumhuriyeti, TSK, her operasyonu hiçbir sivile zarar gelmeyecek şekilde, hiçbir çocuğun burnu bile kanamayacak şekilde hareket ediyor. Titizlikle operasyon yapan bir ülke ve zaten amaçta bu Türkiye Cumhuriyeti'nin sınırlarını korumak, orada zulüm gören halka, bunların yaşanmamasını sağlamak. Bunu TSK'nın tüm dünyaya sadece ülkemizdeki vatandaşlara ve Suriye gibi bir yere değil, tüm dünyaya, TSK'nın Türkiye Cumhuriyeti'nin orada bir işgalci olarak değil, bir işgali bitirmek için orada olduğunu bizim kanıtladığımızı düşünüyorum ben" dedi.
"Keşke şu anda da gidebilme imkânım olsa"
İdlib gazisi Piyade Komando Uzman Çavuş Ayhan Ertemiz, tekrar o bölgeye gitme imkânı olmasını isteyerek, "Şehitlerimiz oldu, yaralılarımız oldu yani tabi ki çok acı verici, can yakıcı bir durum, ama Türkiye Cumhuriyeti Devleti, tarihinin ilk günüden beri zaten şehitler vererek savaşlarla kazanılan bir ülke. Gururluyum, keşke şu anda da gidebilme imkânım olsa. O halde de gel deseler, gitsek. Tekrar orada omuz omuza savaşsak, silah arkadaşlarımın yanında olabilsem ama bu tabi belli bir süre sonra olabilecek bir şey ama tabi ki orada olmayı tekrar istiyorum, savaşa katılmayı. Şuan ne durumdalar gerçi bilmiyorum, süreç nasıl ilerliyor bilmiyorum tedavilerimden dolayı" dedi.
"Güvenli bir bölgeye giderken hem topçu atışlarıyla hem de hava taarruzuyla hain bir saldırı oldu"
İdlib gazisi Piyade Komando Uzman Çavuş Ayhan Ertemiz, 33 askerin şehit olduğu o hain saldırıyı anlatarak, "Şubat ayının 26'sında yani bu olay gerçekleşmeden bir gün önce zaten bize bir hain saldırı daha olmuştu. Orada iki şehit vermiştik Soner Enes Baykuş ve Enes Elibol arkadaşlarım şehit olmuştu. 27'sinde sabah başka bir mevziiye gitmemiz gerekiyordu, yani daha güvenli bir koridora gitmemiz gerekiyordu. Ama düşman her zamanki gibi alçaklığıyla bu sefer uçaklarla saldırdı. Bir mahalleden geçerken hepimizin orada olmasını bekleyerek hem topçu atışlarıyla hem de hava taarruzuyla hain bir saldırı gerçekleştirdi. Şehitlerimizin sayısını zaten biliyorsunuz" dedi.
"Gelen bütün ambulansları vurdular, bu hiç bir savaşta görülmemiştir"
Uçak ve topçu atışları bir anda başladığı anlatan İdlib gazisi Piyade Komando Uzman Çavuş Ayhan Ertemiz, "Saldırı ile müteakip personeli moralini, motivasyonunu şoka girmeyecek şekilde tutmaya çalıştık. Çünkü çok ağır bir bombardıman yağmuru vardı üzerimize karşı. Gerek topçu atışı gerek uçaklardan yapmış oldukları hava taarruzları bir yandan yaralıları çekmeye çalışmamız, yaralıları bile dinlemeden ambulansları vurmaları bu hiçbir savaşta görülmemiştir. Gelen bütün ambulansları vurdular. Bizi vurmaları, haince saldırmaları, desteğe gelen ambulansları vurmaları bu hainlikten başka bir şey değildir. O çocukların bombalar düştükten sonraki kaçışları, ailelerinin ansızın üzerlerine düşen bombalarla yaşadığı şoklar, ölümler. Hiç kimsenin bir şey demesine gerek yok, zaten ben burada olmam gerek diyorsun. O mavi gözlü, sarı saçlı küçücük, masum çocukları gördükten sonra, 'Asker abi' deyip bize gelip çikolata verenler, o zaman bizim size vermemiz gerektiği yerde diyoruz, 'olsun abi bende var sen bizi kurtarmaya geldin buraya' diyen çocukları gördükten sonra tabi ki de TSK'nın orada olması lazım" dedi.
"Yaralılarımızı Hatay Reyhanlı Devlet Hastanesine kaldırdılar"
İdlib gazisi Piyade Komando Uzman Çavuş Ayhan Ertemiz, bombardımanın bitmesi ile yaralı arkadaşları ile birlikte Hatay Reyhanlı Devlet Hastanesine kaldırıldıklarını söyledi. Sağlık durumu kritik derecede olmayan personeller tedavilerin daha detaylı olması için ambulansa tahsis edilerek herkes evinin önüne kadar ambulansla gönderildiği anlatan Ertemiz sözlerine şöyle devam etti;
"Bu çok farklı bir gurur, yani TSK'da görev yapmak, bu vatana, bu bayrağa, bu sancağın altında görev yapmaktan tabi ki de çok gururluyum. Bu yaralanma bu hain saldırı beni yıldırmayacak, beni bu aşktan vazgeçirmeyecek. Tabii ki de TSK ve Türk Cumhuriyeti olarak çok badireler atlattık. Yıkılmadık, yıkmayı da başaramadılar, başaramayacaklar. Bugünden sonra da Allah'ın izniyle kaldığımız yeden iyileşince devam edeceğiz. Yaralı arkadaşlarım var, şuan tedavisi süren arkadaşlarım var onların Allah yardımcıları olsun, Allah şifa versin; şehitlerimize, şehadet şerbeti içen devrelerimin mekânı cennet olsun. Rabbim ailelerine sabır versin. O an çok farklı bir duygu, şehadeti beklemek, yaralanmak onur verici, gurur verici bir olay. Hem kendimden hem de ülkemin gayretinden dolayı. TSK çok farklı bir duygu, çok farklı bir ailedir. Aile bütünlüğü olan bir silahlı kuvvetlerdir, diğer ordular gibi değildir. Birlik ve beraberliktir bizi aile yapan şey. Allah'ın izniyle yıkılmadık" dedi.
"Benim tek ricam şehitlerimizin arkasından ağlayarak kimseyi sevindirmesinler"
İdlib gazisi Piyade Komando Uzman Çavuş Ayhan Ertemiz, tek ricasının şehitlerimizin arkasından ağlayarak kimseyi sevindirmemesini söyleyerek, "Allahü teala ne buyuruyor, 'ölülerin arkasından ağlamak günahtır' diyor. Ama şöyle bir şey var, 'Allah yolunda öldürülenlere ölü demeyiniz, onlar her zaman yaşıyordur, siz onları göremezsiniz' diyor. Bunun için onların varlığını yanımızda hissetmemiz gerekiyor. Şehit olan bütün arkadaşlarımın benim yanımda oldukların hissediyorum. Siz de hissedin. Orada görev yapan arkadaşlarıma dua edin çünkü bu vatanı, bayrağı korumak çok farklı bir gurur. Anlatılmayacak duygular, yaşanılarak hissedilerek maneviyatı arttıracak duygular. En güzeli bayrağımızın dalgalandığını görmek, bu bütün acıyı dindiriyor" dedi.