Yol kavgasında sürücüyü kurşun yağmuruna tutmuştu, müebbet hapsi istendi

TEM Otoyolu’nda bir sürücünün ölümüyle sonuçlanan yol verme kavgasıyla ilgili davanın ilk duruşmasında cumhuriyet savcısı, sanığın ‘kasten öldürme’ suçundan müebbet hapis ile cezalandırılmasını talep etti.

Meydan Türkiye

TEM Otoyolu'nda yol verme meselesi yüzünden çıkan tartışmanın kavgaya dönmesi sonucu motosiklet sürücüsü Hasan S.'nin, araç sürücüsü Serdar Çekiç'e kurşun yağdırıp ölümüne neden olduğu cinayet davasının görülmesine başladı. Bakırköy 16. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen ilk duruşmaya tutuklu sanık Hasan S., SEGBİS sistemi ile katılırken, müştekiler ve taraf avukatları hazır bulundu.

Başsağlığı dileyerek savunmasına başladı

Duruşmada savunması sorulan tutuklu sanık olaydan dolayı üzgün olduğunu ve merhumun ailesine başsağlığı dilediğini söyleyerek, “Olayın olduğu gün emniyet şeridinde kaza gördüm. İnsani olarak durdum ve yardım etmek istedim. Beyaz renkli bir aracın kısmen emniyet şeridinden kısmen de yoldan gittiğini gördüm. Aracın sürücü bana el işareti yaptı. Ben aracı uyarmak istedim. Motosiklet dünyasında beni gör işareti yaptım. Bu araç yol ayrımında dörtlüsünü yakarak durduğunu gördüm. Ben de özür dileyecek sandım” dedi.

“Ne olduğunu hatırlamıyorum”

Araç sürücüsünün kapısıyla motosikletine vurarak kendisini devirmeye çalıştığını iddiasında bulunan sanık, “Tehlikeli bir durum oluştuğundan dolayı ben kendimi emniyet şeridine doğru atmak istedim. Bu araç arkamdan gelerek motosiklete vurdu, ben düştüm sürüklendim. Bana küfür etti, kafama yumrukla vurdu. Arkamdan darbe aldım nefesim kesildi. Bir anda aracına geri koştu bir şeyler aradığını gördüm. Ben silahımı çıkarak aracın ön kaputuna 2 el ateş ettim. Sonra ne oldu hatırlamıyorum. Bana niye saldırdığını da bilmiyorum. Kavga etmek ya da öldürmek gibi amacım yoktu. Hatırladığım tek şey polise ben bu arkadaşa ateş ettim beni teslim alın dediğim" şeklinde savunmada bulundu.

Serdar Çekiç'in eşi Eylem Çekiç ise olay sırasında evde olduğunu ve adaletin yerini bulmasını istediğini söyledi. Maktulün annesi Zilfi Çekiç ise, “Benim evladım gitti, şikayetçiyim. Ciğerim sızlıyor. Yavrumun yolunu bekliyorum. 2 tane küçük yavrusu vardı” dedi.

“2 evladı var onu vurmayın beni vurun”

Olay günü aracın içerisinde bulunan maktulün ablası Aslı Akyar ise kardeşinin sanığa hakaret ya da küfür etmediğini söyleyerek, “Arabamıza bindik, otobana çıktığımız zaman emniyet şeridinde olan bir motosiklet arabanın önüne çıktı. Kardeşim elini kaldırarak ‘ne yapıyorsun' anlamında bir şey söyledi. Sanık el kol hareketi yaptı. Ben kardeşime ‘işimize bakalım' dedim. Yolumuza devam ederken motosikletli kişiyi yolda gördüm el kol hareketi yaptı ve araca çarparak düştü. Araçtan inip durumuna baktık ve iyi olduğunu gördük. Kardeşime yine ‘gidelim' dedim. Sonra kurşun sesleri gelmeye başladı. Arabanın etrafında döne döne kurşun saydırdı. Ben engel olmak istedim tek eliyle beni tuttu tek eliyle ateş etti. ‘2 evladı var, onu vurma beni vur' dedim. Sanığa ‘ne yapıyorsun' dedim bana doğru 2 kez tetiğe bastı mermisi yoktu. Mermisi olsa beni de öldürecekti. Arabada kardeşimin çaresiz bakışlarını gördüm. Yemin ediyorum kardeşim küfür etmedi. 13 kurşuna değer mi ?” şeklinde beyanda bulundu.

“Bana da silah doğrulttu”

Olay günü maktulün kullandığı araçta bulunan tanık Hüseyin Şaşmaz ise olayı anlatarak, “Hiçbir sebep yokken neden böyle yaptı anlamadım. Ateş ettiğinde ne yapıyorsun diye tepki verdim bana da silahı doğrulttu” dedi.

Kasten öldürme suçundan müebbet hapsi istendi

Tanık beyanının ardından mütalaasını açıklayan cumhuriyet savcısı sanığın ‘kasten öldürme' suçundan müebbet hapis ile cezalandırılması talebinde bulundu. Duruşma sanık avukatının mütalaaya beyanda bulunması için süre verilmesine karar verilerek ertelendi.

Duruşmanın bitmesinin ardından davaya ilişkin konuşan maktulün ablası Aslı Akyar gözyaşları içinde sanığın duruşmada kendilerine başsağlığı dilediğini söyleyerek, “Öldürdüğün bir insanın ailesine sen nasıl kalkmış nasıl başsağlığı diliyorsun” dedi. Maktulün annesi ise gözyaşlarına boğularak sanığın en ağır cezayı almasını istediğini söyledi.

İddianameden

Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, Hasan S.'nin ‘kasten öldürme' suçundan müebbet hapis ile cezalandırılması talep edilmişti.