Meydan ve Meydanlar

Sevgili Dostlar! Uzun süren bir düşüncenin olgunlaşması sonucu basın sektörüne farklı bir bakış açısı getirmek ...

Meydan Türkiye

Sevgili Dostlar!
Uzun süren bir düşüncenin olgunlaşması sonucu basın sektörüne farklı bir bakış açısı getirmek niyetiyle çıktık bu Meydan yolculuğuna. 
İstanbul merkezli Türkiye kapsamlı bir çalışma başlatıyoruz. 
Dijital basında yeni bir soluk olmaktır niyetimiz. 
Öncelikle her ilin bir Meydan’ı olsun fikriyle başladık beyinlerimizde fırtınaya…
Tıpkı üzüm salkımı misali tane tane olsun Meydanlar.
Meydan İstanbul, Meydan Ankara, Meydan Bursa, Meydan Kapadokya gibi 
dokuz il ve akabinde tüm Türkiye.
Tanelerden başlayalım istedik ancak şartlar bizi üzümün koçanından başlangıç yapmaya itti.
Kısa süre içinde Meydan Türkiye çatısı altında diğer illerin Meydanları yapılaşacak.
Bu Meydanlar sizin Meydanlarınız…
Meydanlar Aziz Milletimizle oluşacak, vücut bulacak.
Taştan, betondan bir meydan değil, organik bir Meydan olacak her Meydan…
Bu Meydanlar bir partiye, bir siyasi görüşe değil, sadece Aziz Millete hizmet edecek…
Bu Meydanlarda doğru ‘DOĞRU’ olacak, yanlış ‘YANLIŞ’… 
Doğruyu veya yanlışı kimin yaptığının, kimin söylediğinin önemi olmayacak…
Herkes aradığını bulacak…
Yandaş yanda dursun, Candaş o canda kalsın.
Meydanlar Milletindir, her şartta, her koşulda hep öyle de kalacak.
Bu Meydanlarda vatan sevdamız var…
Bu Meydanlarda Milletin hasreti, beklentisi konuşulsun arzumuz var…
Bu Meydanlarda özlemini duyduğunuz her şey yerini alacak…
Bu Meydanlarda siyasetten ticarete, sosyal hayattan spora her konuda aradığınızı bulacaksınız…
Bu Meydanlar bambaşka olacak…
Paylaşacağınız her sorun, her sıkıntı gereken mercilere gerektiği şekilde iletilecek.
Meydanların odağı İnsan olacak, Vatan olacak, Bayrak olacak ve elbette Hürriyet olacak…
Merhum Öğretmen Niyazi Yıldırım Gençosmanoğlu ne hoş ifade etmiş Meydanı, Meydanları.
Şu yeryüzü er meydanı / Gönül sevmez her meydanı
Yüreksize yorgan döşek, / Koç yiğide ver meydanı.
******
Ey içi boş, dışı süslü! / Eli kirli, yüzü paslı!
Yetişsin Asım'ın nesli / Etsin sana dar meydanı!
******
Geldiği gün kutlu çağrı / Bas, titresin yerin bağrı.
Doğu'dan batıya doğru / Bir yay gibi ger meydanı.
******
Ben Türk'üm! De, dur sözünde, / Yürü Bozkurt'un izinde
Kalmasın şu yeryüzünde / Şerirlere şer meydanı.
******
Yeryüzünde kalsan da tek / Eğme boyun, öpme etek!
Çin Seddi’nden, Nemçe'ye dek / Yeni baştan sar meydanı.
******
Sancaklar kalmasın aysız, / Boz Oklar Üç Oklar yaysız
Soyunu bilmeyen soysuz /  Düşmanına kor meydanı.
******
Uyanınca Türk'ün özü, / Gerçekleşir Tanrı sözü...
Olur, bir gün şu yeryüzü, / İnsanlığın hür meydanı!