Japon bilim insanına Nobel Ödülü getiren çalışma yeniden gündemde
Ramazan ayının gelmesiyle oruç tutmanın insan sağlığı üzerindeki etkileri bir kez daha merak konusu olurken, sorunun cevabı Nobel ödüllü Japon bilim insanı Dr. Yoshinori Ohsumi'den geldi.
Ohsumi, kendisine Nobel Ödülü kazandıran uzun süre aç kalmanın hücre yenilenmesini tetiklediğini ortaya koyduğu çalışması yeniden gündemde. Prof. Dr. İbrahim Adnan Saraçoğlu da, Japon bilim adamıyla aynı görüşleri paylaşarak, “Bugün hücrenin bağışıklık sistemini güçlendirmek istiyorsanız oruç tutmak en faydalı yöntemlerden bir tanesidir” dedi.
Ramazan ayının gelişi ile birlikte herkes oruç tutmanın insan sağlığı üzerindeki etkisini merak ederken, konuyla ilgili yapılan bir bilimsel çalışma yeniden gündeme geldi. Japon bilim insanı Dr. Yoshinori Ohsumi, 2016'da kendisine Nobel Tıp Ödülü'nü kazandıran çalışmasında uzun süre aç kalmanın hücre yenilenmesine katkı sağladığını kanıtladı. Oto (kendi) ve faji (yemek) kelimelerinden türeyen ve "kendi kendini yeme" olarak Türkçeleştirilen 'otofaji'nin vücutta fonksiyonunu kaybetmiş hücrelerinin temizlenip yerine sağlıklı hücreler üretilmesini sağlayan sağlıklı bir süreç olduğunu ortaya koyan çalışma, uzun süreli açlığın ise otofajiyi desteklediğini gözler önüne serdi. Buna göre, uzun süreli açlık sırasında hücrenin yaşlanmış ve bozulmuş yapılarının hücrenin kendisi tarafından yok edildiği bulgusuna ulaşıldı.
Bağışıklığı da güçlendiriyor
Dr. Ohsumi'nin çalışmasıyla birlikte gündeme gelen otofajinin hücresel düzeyde yaşlanma etkilerine karşı da olumlu katkı sağladığı ortaya çıkmış, açlıkla birlikte artan otofajinin hücreleri etkisi altına almaya çalışan virüs ve bakterilere karşı da gerçekleştiğinden bağışıklık sistemini de güçlendirdiği gündeme gelmişti.
Prof. Dr. İbrahim Adnan Saraçoğlu da, Japon bilim adamıyla aynı görüşleri paylaştı. Videokonferans yöntemi ile açıklamalarda bulunan Saraçoğlu, Otofaji'nin 1960 yıllarda oraya konduğunu hatırlatarak, “Otofaji kendi kendini yemek demektir. Japon Bilim Adamı Dr. Yoshinori Ohsumi bu konu üzerinde çalıştı. Yalnız o zaman, hücrenin hakkında çok fazla bilgi yoktu. Elektron mikroskobu olsun, difraktometre olsun geliştirilmemişti. Ama ne zamanki bunlar geliştirildi, ondan sonra hücrenin yapısındaki olayları daha iyi anlamaya başladılar. Hücrenin içerisinde küçük kesecikler var. Bunlarda biri lizozom. Bu lizozom dediğimiz keseciğin içerisinde proteinleri parçalayan enzimler bulunur. Bir de otofagozom var. Hücrenin içerisinde parçalanmış proteinleri topluyor. Bunları otofagozom biriktiriyor. Bunu nakil aracı gibi düşünmek gerekiyor. Bu hücre içindeki bozulmaları toplayıp kendi membran dışında onu içeri alıp paket yapıp doğru lizozoma gidiyor. Lizozom ile kaynaşıyorlar içindeki enzimler açığa çıkınca bu iki kesecik birleşip entegre oluyor. Neticede bu enzimler bunları parçalamaya başlıyor. İşte buna otofaji diyoruz. Bunun olabilmesi için hücrenin aç kalması gerekiyor. Bu sistemin devreye girmesi için de oruç tutmamız veya 10-11 saat aç kalmamız gerekiyor. Yoshinori, bunu ekmek mayaları ile çalışarak kanıtladı. Bunun üzerine 2016 yılında kendisine Nobel ödülü kazandırmış oldu. Bugün hücrenin bağışıklık sistemini güçlendirmek istiyorsanız oruç tutmak en faydalı yöntemlerden bir tanesidir” dedi.