İstinaf mahkemesi Boydak davasında devleti haklı gördü

15 Temmuz hain darbe girişimi sonrasında düzenlenen operasyonda gözaltına alınan ve Silahlı Terör Örgütü'ye Üye Olma suçundan hüküm giyen Boydak kardeşler ile Murat Bozdağ'ın İstinaf Mahkemesi'ne başvurusu reddedildi.

Meydan Türkiye

Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 4. Ceza Dairesi'nde görülen duruşmada, Kayseri 2. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından 12.07.2018 tarihinde verilen Hacı Boydak'a 11 yıl 10 ay 15 gün, Memduh Boydak'a 18 yıl, Şükrü Boydak'a 10 yıl, tutuksuz sanıklar Mustafa, Erol, Bekir ve İlyas Boydak ile Murat Bozdağ'a 7'şer yıl 6'şar ay hapis cezası ile 7 sanığa ait şirket hisselerinin de müsaderesine (devlete aktarılması) karar görüşüldü.

Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 4. Ceza Dairesi'nin tutanaklarında "Sanıklar Memduh Boydak, Hacı Boydak, Şükrü Boydak, Bekir Boydak, Erol Boydak, İlyas Boydak, Murat Bozdağ hakkında açılan kamu davaları üzerine yargılama sonunda sanıkların ortağı olması nedeniyle kayyım atanan ve kayyımlık görevi Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu'na devredilen tüm şirketlerdeki hisselerinin müsaderesine karar verildiği, ayrı bir tüzel kişiliği olan ve müsadere kararından etkilenen Boydak Holding A.Ş. başta olmak üzere 28 şirketin vekilinin kanun yolu aşamasında anılan davadan haberdar olup istinaf isteminde bulunmaları ve davayı takip etme iradelerini ortaya koyan istemleri üzerine CMK'nın 237/2 maddesinin verdiği yetkiye dayanarak Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu'na devredilen ismi geçen şirketlerin malen sorumlu olarak kamu davasına katılanlar olarak kabulüne karar verilmiştir" ifadelerine yer verildi.

Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 4. Ceza Dairesi 2018/3042 Esas ve 2020/41 karar numaralı tutanağında, Hacı Boydak'a nitelikli dolandırıcılık suçundan verilen beraat kararı ile ilgili olarak, “Sanık Hacı Boydak hakkında nitelikli dolandırıcılık suçundan dolayı açılmış bir kamu davası bulunmadığı halde anılan suç ile ilgili olarak CMK'nın 223/2-a maddesi gereğince verilen beraat kararı hukuki değerden yoksun kabul edilmiştir” denildi.

Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 4. Ceza Dairesi sanıklara verilen cezalarla ilgili olarak ise şu kararı verdi:

“Yapılan yargılamaya, dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, karar yerinde gösterilip incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli delillere, mahkemenin kovuşturma sonucunda oluşan inanç ve takdirine göre, cezalandırılmalarına karar verilen sanıklar Memduh Boydak, Hacı Boydak, Şükrü Boydak, Bekir Boydak, Erol Boydak, İlyas Boydak, Murat Bozdağ yönünden suçların oluşumuna ve niteliğine uygun kabul ve uygulamasına cezayı artırıcı ve azaltıcı sebeplerin nitelik ve derecesi takdir kılınarak savunmaların inandırıcı gerekçelerle red edilmesine, resmi belgede sahtecilik ile ÖSYM Kanunu'na aykırı davranma suçları ve sanık Halit Bayhan ile ilgili verilen karar yönünden ise hukuka uygun yasal ve yeterli olarak açıklanan gerekçeye göre verilen hükümde eleştiriler dışında bir isabetsizlik bulunmadığından, sanıklar Memduh Boydak, Hacı Boydak, Şükrü Boydak, Bekir Boydak, Erol Boydak, İlyas Boydak, Murat Bozdağ müdafileri ile katılan Cumhurbaşkanlığı (Başbakanlık) vekili ve ÖSYM Başkanlığı vekilinin talepleri yerinde görülmemiş olmakla CMK'nin 280/1-a maddesinin ilk cümlesi uyarınca İstinaf Başvurularının esastan reddine karar verdi.

Mahkeme ayrıca, Memduh, Şükrü ve Hacı Boydak'a yüklenen suçların niteliği, mevcut delil durumu , kuvvetli suç şüphesinin bulunduğunu gösteren dosya kapsamındaki bilgi ve belge içerikli atılı suçun CMK'nin 100/3-a-11 maddesinde öngörülen suçlardan oluşu verilen ceza miktarları karşısında kaçma şüphesinin varlığı, adli kontrol hükümlerinin yetersiz kalacağı ve atılı suçlar bakımından tutuklama tedbirinin orantılı bir tedbir niteliği taşıması, tutukluluk hallerinin devamının Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 5 ve 6. Maddesindeki koşullara uygun olduğu anlaşılmakla CMK'nin 100/3-a-11, 102 ve 108. Maddesi gereğince tutukluluk hallerinin devamına karar verdi."