FETÖ maşası her örgüte hizmet etmiş!

Hablemitoğlu suikastının kilit ismi Nuri Gökhan Bozkır’ın bugüne kadar FETÖ’cüler tarafından korunduğu tespit edildi. Firar eden Bozkır’ın, kim tarafından ve nasıl yurt dışına çıkarıldığı araştırılıyor.

Meydan Türkiye

FETÖ tarafından öldürüldüğü değerlendirilen Doç. Dr. Necip Hablemitoğlu cinayetinde 17 yıl sonra sır perdesi aralanırken; Ukrayna'da yakalanan Özel Kuvvetler Komutanlığından atılan eski Yüzbaşı Nuri Gökhan Bozkır ile ilgili yürütülen soruşturmada önemli ayrıntılara ulaşıldı. INTERPOL tarafından kırmızı bültenle aranan Bozkır'ın, 2015 yılında Türkiye'den firar ettiği öğrenildi.

HTS KAYITLARI İSTENMİŞTİ
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından, 2016 yılında cinayetin işlendiği günün 6 ay öncesi ve sonrasına ait Hablemitoğlu'nun HTS kayıtları, Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumundan (BTK) istenmişti. Özellikle olay anı ve öncesinde Hablemitoğlu'nun takip edilip edilmediğini netleştirmek için savcılık, kendisinin ve eşi Şengül Hablemitoğlu'nun sinyal verdiği baz istasyonlarını kullanan diğer abonelere ait telefon numaralarının tespit edilmesi için talimat vermişti. Bunun yanı sıra suikastı kimlerin kapatmaya çalıştığını, delilleri karartmak için herhangi bir işlem yapılıp yapılmadığını da araştıran savcılık, ayrıca hablemit@ada.net.tr isimli elektronik posta adresine ait kayıtları da talep etmişti.

TANIK İFADESİYLE DEŞİFRE OLDU
Savcılık, yaptığı araştırmalar sonucunda, Hablemitoğlu cinayetinin kilit ismi Nuri Gökhan Bozkır'a ulaştı. Edinilen bilgilere göre, Hablemitoğlu suikastına ilişkin en önemli detay FETÖ çatı davasının iddianamesinin ekinde yer alan bir tanık ifadesi sayesinde ortaya çıktı. Soruşturma savcısı, söz konusu tanığın yeniden ifadesini aldı. Tanık, ifadesinde, olayı Nuri Gökhan Bozkır'ın bizzat kendisinin anlattığını, ancak suikastı gerçekleştiren kişinin isminin farklı olduğunu söylediğini ifade etti. Bunun üzerine savcı, Bozkır'ın olay günü HTS kayıtlarını inceledi. Bozkır'ın telefonun, Hablemitoğlu'nun öldürüldüğü gün 18 Aralık'ta sabahın ilk saatlerinde evinin sokağında sinyal verdiği, ancak bir süre sonra hattın çıkarıldığı tespit edildi.
Savcılık, tanığın ‘Cinayet silahını Mogan'a attı' beyanı üzerine burada da bir inceleme yaptı. Bozkır'ın telefonunun cinayet günü Mogan'da da sinyal verdiği aktarıldı. Bozkır'ın akşam saatlerinde Mogan Gölü civarında kendinden alt rütbeli birisinin telefonuna hattını taktığı ve bu hattın sinyal verdiği öğrenildi. Bu tespitler üzerine Ankara 5. Sulh Ceza Hâkimliği tarafından Nuri Gökhan Bozkır hakkında ‘suç işleme amacıyla kurulan örgüte üye olmak' ve ‘tasarlayarak adam öldürme' suçundan tutuklama kararı verildi.

KİRLİ BAĞLANTILAR
Bozkır'ın kirli bağlantıları dikkat çekti. DEAŞ ve PKK ile bağlantısı olduğu belirlenen Bozkır'ın bugüne kadar FETÖ'cüler tarafından korunduğu da tespit edildi. TSK'da görev yaptığı dönemde Bozkır'ı tanıyanlar onu şöyle anlattı: 1996 mezunudur. Devresinden herkes tanır. ‘Karaktersiz biridir' derler. En büyük zaafı güç ve makam. Bunları vadedersen tongaya düşer. Aklı ermez ama maşa olarak kullanılabilecek yapısı vardır. Kendisini ajan, gizli kahraman, üstün yetenekli görür. Öyle olmak için çaba gösterirdi. Biz böyle birinin Özel Kuvvetler'de kalmaması için ilgili yerlere bilgilendirme yaptık. Ancak Bozkır'ı aldılar MAK'a (Muharebe Arama Kurtarma) atadılar. FETÖ tarafından kullanılmaya çok açıktır. Zaafları fazladır.

KİMİNLE GÖRÜŞTÜ?
Savcılık, Bozkır'ın HTS kayıtlarından kimlerle görüştüğünü de deşifre etti. Bozkır'ın, cinayet günü Hablemitoğlu'nun evinin yakınlarında bulunan bir şüpheliyle görüştüğü tespit edildi. Görgü tanıklarının sokakta 2 kişi olduğuna ve ‘06 T.. 08' plakalı sarı renkli bir aracın geçtiğine dair ifadeleri de dikkatle inceleniyor.