Darbe utancından demokrasi adasına
24 saat ziyaretçilere açık olarak tasarlanan adada, yaşanan dramlar gözler önüne serilecek. Ziyaretçilerin, 27 Mayıs darbesi sonrası adada yaşanan yargılamaları gerçek mekânlarında gezerek hissetmeleri sağlanacak.
27 Mayıs 1960 yılında Adnan Menderes ve arkadaşlarının yargılandığı yer olarak hafızalara kazınan Yassıada “Demokrasi ve Özgürlükler Adası” olarak bugün açılıyor. Darbenin 60'ıncı yılında gerçekleşecek açılışı Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan yapacak. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın talimatıyla 2015 yılında başlatılan proje kapsamında ada, tarihsel sürecin izlerini ziyaretçilere aktaracak şekilde dizayn edildi. Müze, içinde barındırdığı tarihî objelerle geçmişi, mimarisindeki modern ve geometrik formlarıyla da geleceği yansıtacak şekilde kurgulandı.
YAŞANAN DRAMLAR HİSSEDİLECEK
24 saat ziyaretçilere açık olarak tasarlanan adada, yaşanan dramlar gözler önüne serilecek. Ziyaretçilerin 27 Mayıs Darbesi sonrası adada yaşanan yargılamaları gerçek mekânlarında gezerek hissetmeleri sağlanacak. Binada balmumu heykeller ve dönemin objeleriyle canlandırmalar da yapılacak.
O DÖNEM YAŞATILACAK
Müzecilikte yeni bir dönem olarak tabir edilen Demokrasi ve İnsan Hakları Müzesinde Menderes'in doğumundan itibaren, çocukluğu, başarıları, çektiği zorluklar izletilecek. Adnan Menderes Kongre Merkezi'nde yer alan 600 kişilik konferans salonunda o döneme ait belge, doküman ve eşyalardan oluşan seçkin bir koleksiyon sergilenecek. Ayrıca Menderes'in o dönem kaldığı bina da aslına uygun şekilde yeniden inşa edildi. Demokrasi ve Özgürlükler Adası'nda müze ve kongre merkezinin yanı sıra 176 kişilik otel, cami, kafe ve restoranlar, Sonsuzluk İskelesi, helikopter pisti, kütüphane de yer alıyor.
DAR KAPSAMLI TÖREN
Açılışa Erdoğan'ın yanı sıra Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, bakanlar ve bazı milletvekilleri de katılacak. Erdoğan, geçen hafta il başkanları toplantısı öncesi yaptığı konuşmasında “27'sinde dar kapsamlı bir açılış töreni yapacağız. İnanıyorum ki bu ülkede demokrasiye, özgürlüklere, haklara kimin sahip çıktığını bizzat yerinde görmeliyiz. Bunun için İstanbul İl Teşkilatımızın üzerindeki görev yüklü. Hiç gecikmeden, açılışını yaptıktan sonra, teşkilatımız bence Demokrasi ve Özgürlükler Adası'na gitmeli, orada yaptığımız tüm çalışmaları, mimari çalışmaları olsun, diğer düzenlemeleri olsun yerinde görmeli. Bunu da tüm İstanbul'a değil tüm ülkemize, yurt dışında olanlar varsa onlara da anlatmalı" ifadelerini kullanmıştı.