36 yıldır tek başına engelli oğluna bakıyor

Çanakkale’de, oturdukları tek göz odalı bir evde 36 yıldır engelli oğluna bakan Hasan Üçer (75), 35 yaşındaki engelli oğlu Umut’a hem annelik hem de babalık yapıyor.

Meydan Türkiye

Çanakkale'nin Ezine ilçesinde, Ezinespor'da uzun yıllar futbol oynayan Hasan Üçer, evlenince futbolu bıraktı ve evlendikten kısa bir süre sonra çocuk sahibi oldu. Adını Umut koydukları çocuklarının 6 ay sonra bayılmaları başlayınca Üçer çiftinin de acı dolu günleri başladı.

36 yıldır evladı için canını dişine katan Hasan Üçer, kimseden de maddi bir yardım talebinde bulunmuyor. Yaşadıkları tek göz odada hem epilepsi hem de zihinsel engelli oğluna bakan Üçer, “Maddiyatta gözüm yok, manevi yardım istiyorum ben. Temizlik istiyorum, çocuğu yoklamalarını istiyorum. ‘Vaziyeti nedir' diye sormalarını istiyorum. Beni böyle yalnız bırakmasınlar” dedi.

16 yıl önce eşi öldükten sonra tek başına çocuğuna bakan Hasan Üçer, “Evladım şuan 35 yaşında. 6 aylıktan bu zamana kadar ona bakıyorum. Baba olarak neden bakıyorum? Allah için bakıyorum. Çünkü bu gelip geçici dünya, Allah bana ömür verirse ölünceye kadar ona bakacağım” dedi.

Şehir şehir dolaşıp, doktorlara götürdü

6 aylıkken rahatsızlığı başlayan Umut'u şehir şehir dolaşıp doktorlara götüren acılı baba, ne yapıp ne ettiyse çocuğuna çare bulamadığını belirterek, “6 aylıkken annesini emerken bir baygınlık geçirdi. Boynunu koyu verince ben üzüldüm. Ertesi gün ilk iş, baba olarak oğlumu İstanbul, İzmir gibi büyük şehirlere götürdüm. Her şeyini yaptırdım. Doktorlara, profesörlere götürdüm. Beyin grafiğini çektiler ve doktor bana oğlumun epilepsi hastası olduğunu söyledi” diye konuştu.

“Annesi, Umut'un üzüntüsünden vefat etti”

Severek evlendiği eşinin çocuklarının hastalığına dayanamadığı ve bu üzüntüden dolayı vefat ettiğini kaydeden Üçer, “Annesi, Umut'un üzüntüsünden öldü. Acısıyla, üzüntüyle gitti, 16 sene oldu öleli rahmetli. Allah bize başka çocuk verirdi ama biz Umut'un durumundan sonra başka çocuk istemedik. Ben doğduğundan beri tek başıma bakıyorum oğluma. Umut'u tekrar doktorlara götürdük geçer mi diye, geçmez dediler. Benim çektiğimi Allah kimseye vermesi. Evlat acısını düşmanıma vermesin. Ben doğduğundan beri çekiyorum. Kimseye yanlışım yok. Şunu da söyleyeyim; ben 75 yaşındayım, şu memlekette en ufak bir sabıkam yok. Herkes tanır beni” diye konuştu.

“Futbol dedin mi bana bayram gibi geliyor”

Aradan uzun yıllar geçmesine rağmen hala daha futbol aşığı olduğunu ve tek eğlencesinin de bu olduğunu söyleyen Üçer, “Ben iyi futbolcuydum. Benim zamanımda; penaltı, korner ve frikikleri bana kullandırırlardı. 3-4 tane yabancı oyuncu vardı, koysan ikinci ligte oynarlardı. Onların içerisinde oynadım ve penaltıcı bendim. 8 sene top oynadım. Allah rahmet eylesin, çoğu arkadaşım vefat etti. Ezine'de eski futbolculardan şimdi 5-6 kişi kaldık. Ben futbol hastasıyım. Herkesin bir zevki vardır, benimkisi de futbol. Futbol dedin mi bana bayram gibi geliyor. Vaziyete göre ben her akşam gider, futbol izlerim” şeklinde konuştu.

“Maddiyatta gözüm yok, manevi yardım istiyorum”

Devletten aldığı bakım parasının kendisine yettiğini ve maddi yardım da istemediğinin altını çizen acılı baba, “Maddiyatta gözüm yok, manevi yardım istiyorum ben. Temizlik istiyorum, çocuğu yoklamalarını istiyorum. Vaziyeti nedir diye sormak istiyorum. Beni böyle yalnız bırakmasınlar. Bir tarafa gidemiyorum ben, bir yere gitsem 20 dakikalık işim olsa, 10 dakikada dönmeye çalışıyorum mecburen. Çocuğumun durumu böyle, yalnız kalması tehlikeli. Devletten yıllardır bakım parası alıyorum ve onunla geçinmeye gayret ediyorum. Oturduğum ev de kira. Allah'tan kalma bir tek dut ağacı var” dedi.

“3 yaşındaki çocuğun aklı Umut'ta yok”

Umut'un sevdiği yemekleri bilen ve sabah akşam üç öğün yemeğini eksik etmeyen Hasan Üçer, "Yıllarca her sabah kalkıp, çocuğum için börek alıyorum. Uykum varmış, hastaymışım demeden Allah koruyor beni. Söylemek gibi olmasın bir kere bile kendim çorbacıya gidemedim. Kahvaltıda börek yediriyorum çocuğuma, öğlen ve akşamları da sevdiği yemekleri biliyorum tabii, yemeklerini alıyorum. Akşamları televizyon açarım, televizyon izler. Bir şeyden anladığı yok, 3 yaşındaki çocuğun aklı Umut'ta yok yani. Yüzde yüz raporu var; hem zihinsel özürlü, hem epilepsi hastası” diye konuştu

“Her baba, baba olamaz”

Son olarak bazı babaların çocuklarının ve ailesinin kıymetini bilmediğini belirten Üçer, “Umut ismini annesi koydu. Ben de sevdim bu ismi. Umut ettik ama yine de razıyız. Allah'ın dediği olur. Umut'ta desen, en iyi kelimeyi de söylesen Allah'ın kudreti bunlar. Kusura bakmasınlar ama her baba, baba olamaz. Öteki dünyayı düşüneceksin, Allah'ını seveceksin. Bu dünya gelip, geçer. General olsan, padişah olsan gideceğin yer toprağın altı. Bunları bilen insanım ben. Baba olarak konuşuyorum; oğlumun zihinsel özrüne üzülmüyorum, yürüyememesine de üzülmüyorum ama epilepsi rahatsızlığı onu mahvediyor. Dünyadan soğuyorum. Hafif olduğunda yarım saat, bir saat sonra geçiyor ama bazen uzun sürüyor” şeklinde konuştu.